- sıklaşmak
- nsz1. 变稠密, 变茂密; 变密集: Kentimizdeki yapılar gün geçtikçe sıkılaşıyor. 我们城里的高楼大厦日渐其多。2. 更加频繁, 次数增加, 更经常: Ziyaretleri sıklaştı. 他来访得更频繁了。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
sıklaşmak — nsz Sık duruma gelmek veya sıkça ortaya çıkmak, sık görülmek Krizleri öyle bir sıklaştı ki ne yapacağımızı şaşırıp kaldık. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
şıklaşmak — nsz Şık duruma gelmek, şık olmak Sen bugün böyle niçin pek şıklaştın, boynuna kravat filan taktın da geldin? O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
göbeklenmek — nsz 1) Karnı yağlanıp şişmanlamak 2) Marul, lahana yaprakları büyüyüp sıklaşmak Marullar göbeklendi … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıklaşma — is. Sıklaşmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
şıklaşma — is. Şıklaşmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük